Hz Musa’nın Kıptiyi Öldürmesi
Hz Musa’nın Kıptiyi Öldürmesi
Bir gün Kıptinin biri ile İsrailoğullarından biri kavga ediyorlardı. Bu İsrailoğullarından olan kişinin adı rivayetlere göre Samiri adında biriymiş. Bu kavga ederken Hazret-i Musa’dan yardım istedi. Mûsâ -aleyhisselâm- da onları ayırmak için araya girdi; Kıptiyi iteledi ve ona vurdu. Kıpti, böyle bir müdâhale karşısında yere düşerek can verdi. Mûsâ -aleyhisselâm- bu duruma çok üzüldü. Zira onun adamı öldürmek gibi bir maksadı yoktu. O, sâdece Sâmiri’yi korumak istemişti. Büyük bir kederle Allah’a (cc) ilticâ etti; mağfiret diledi. Âyet-i kerîmelerde buyurulur:
“Musa, ahâlîsinin habersiz olduğu bir sırada şehre girdi. Orada, biri kendi tarafından, diğeri düşman tarafından olan iki adamı birbiriyle dövüşür buldu. Kendi tarafından olan, düşmana karşı ondan yardım diledi. Musa da ötekine, bir yumruk vurup ölümüne sebep oldu. (Buna çok üzüldü ve): Bu şeytan işidir. O, gerçekten saptırıcı, apaçık bir düşmandır, dedi.” (Kasas, 15)
“Rabbim! Doğrusu kendime zulmettim (başıma iş açtım). Beni bağışla! dedi. Allah da onu bağışladı. Çünkü çok bağışlayıcı, çok esirgeyici olan O’dur.” (Kasas, 16)
“(Musa): Rabbim! Bana lütfettiğin nîmetlere andolsun ki, bir daha günahkârlara aslâ arka çıkmayacağım dedi.” (Kasas, 17)
Bu arada kıptiler Firavun’a, ölen kıptinin katilinin bulunması için istekte bulundular. Firavun, kimin öldürdüğüne dâir şâhit getirilmesini istedi. Ama hiç kimse bir şâhit getiremedi. Bunun üzerine Firavun, aranan şahsı bulmak için şehir dışına çıktı. Ertesi gün Hazret-i Musa, Samiri’yi bu kez başka bir kıpti ile yine kavga ederken gördü. Samiri, Musâ -aleyhisselâm-‘dan tekrar yardım istedi. Musâ -aleyhisselâm- ise:
“-Senin yüzünden nefsime zulmettim!” dedi.
Bu sözü duyan kıpti, derhal Firavun’a koştu ve Hazret-i Musâ’yı şikâyet etti:
“-Aradığınız katil, Musâ’dır.” dedi.
“(Musâ), şehirde korku içinde (etrafı) gözetleyerek sabahladı. Bir de ne görsün, dün kendisinden yardım isteyen kimse, feryâd ederek yine ondan imdat istiyor. Mûsâ ona dedi ki: Doğrusu sen, besbelli bir azgınsın!.” (Kasas, 18)
“Musâ, ikisinin de düşmanı olan adamı yakalamak isteyince, o adam dedi ki: Ey Musa! Dün bir cana kıydığın gibi, bana da mı kıymak istiyorsun? Demek sen, bu memlekette islah edicilerden olmak istemiyorsun da illâ yaman bir zorba olmayı arzuluyorsun!” (Kasas, 19)
“Sonunda (bu haberin yayılması üzerine) Şehrin öbür ucundan bir adam koşarak geldi: Ey Mûsâ! (Şehrin) ileri gelenleri seni öldürmek için senin hakkında müzâkere ediyorlar. Derhal (buradan) çık! İnan ki ben senin iyiliğini isteyenlerdenim! dedi.” (Kasas, 20)
“Mûsâ korkarak ve (etrafı) gözetleyerek oradan çıktı: ‘Rabbim! Beni bu zâlimler gürûhundan kurtar!’ dedi.” (Kasas, 21)
Sonrasında ise Medyen’e doğru yola koyuldu.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Hz Musa’nın Kıptiyi Öldürmesi.