Hindistanlı Adam ile Güzel Karısı Masalı
Hindistanlı Adam ile Güzel Karısı Masalı
Bir zamanlar Hindistan’da bir adamın güzel bir hanımı varmış. Bu kadın başka birini severmiş ve onunla gönlünü eğlendirirmiş. Adamında insanların konuşmalarını anlayan, konuşabilen bir papağanı varmış. Adam papağanını çok severmiş ve onunla sohbet edermiş. Günlerden bir gün adam, önemli bir iş için bir yere gitmiş. İşlerinin uzaması üzerine o gün evine dönemeyip evinden uzak bir yerde geceyi geçirmek zorunda kalmış.
Bu fırsatı değerlendirmek isteyen adamın hanımı, sevdiği erkeğe haber gönderip onu yanına çağırtmış. Onunla gündüz ve gece eğlenmiş. Bu sırada papağan olup biteni kafesinden izlemiş. Sabah olunca kadının sevdiği adam evine gitmiş. Adam da evine gelmiş. Adamın eve geldiğini gören papağan adama:
-“Bey baba! Hanımın bu gece bir adamla içki içip eğlendi” demiş.
Adam, papağandan bu sözleri duyunca öfkelenmiş ve hanımına kızmış. Bunun üzerine kadın, telaşlanıp ağlayarak papağanın söylediklerini inkar edip:
-“Allah korusun! Papağan yalan söylüyor, bana iftira ediyor” diye yalan ve hileyle kocasını kandırmış.
Bir gün adam yine bir iş için evden ayrılmış ve geceyi gittiği yerde geçirmek zorunda kalmış. Adamın gitmesini fırsat bilen hanımı sevdiği adamı tekrar yanına çağırıp onunla içki içip eğlenmiş. Kadın, papağanın gördüklerini adam anlattığını söylemiş. Bunun üzerine adam:
-“Bu papağan gördüklerini anlatıp bizi rezil eder” demiş.
Adamdan bu sözleri duyan kadın:
-“Papağana bir oyun oynayayım ve kandırayım” demiş. Sonra da hizmetçilerinden deri bir sofra, çömlek, biraz su ve elek getirmelerini, ateş yakmalarını emretmiş. Deri sofrayı papağanın kafesinin üstüne örtmüşler. Kadın, evin hizmetçisine deri sofraya sopayla arada bir vurmasını söylemiş. Başka bir hizmetçi de çömleği ateşe koyup ateşi alevlendirip sofrayı arada sırada açıp kapatmış. Diğer hizmetçi ise suyu arada bir elekten yağmur gibi serpmiş. Kadın, gece boyunca bu şekilde papağanı kandırmış.
Sabah olunca sevdiği adam kadının yanından ayrılmış, evine gitmiş. Adamda evine dönmüş. Papağan Adama:
-“Bu gece yağmur yağıp gök gürledi ve şimşek çaktı,” demiş.
Bunun üzerine, Hanımı adama:
-“Papağanın yalanını görüyor musun? Bu gece hiç yağmur yağıp gök gürledi veya şimşek çaktı mı” demiş.
Adam da:
-“Hayır” demiş.
Kadın, bu şekilde hileyle kocasını kandırmış. Adam ne zaman iş için evden ayrılsa kadın, sevdiği adamla zevk ve eğlence içerisinde içki içip dostluğunu devam ettirmiş. Arada sırada:
-“Papağan benim hakkımda yalan söyledi ve bana iftira etti” diye de kocasına nazlanırmış.
Yine bir akşam kocası evde yokken kadın dostunu çağırmış. Balkonda içki içip eğlenmişler. Gecenin sonunda her ikisi de çok sarhoş olmuşlar. Papağan:
-“Bre kadın kim o yanındaki? İkinizi de eşek sudan gelinceye kadar döveceğim” diye yüksek sesle söylenmiş.
Kadın ve dostu sarhoşluğun etkisiyle adamın eve geldiğini sanıp balkondan atlamışlar. İkisi de balkonun altındaki dikenli çalıların arasına düşmüşler. Kadının yüzü dikenlerin etkisiyle yara bere olmuş, dostunun da beli kırılmış. Böylece kadının yüzü bakılamayacak kadar çirkinleşmiş, dostu olan erkek arkadaşı da artık yürüyemez olmuş.
İlahi adalet işte! İnsanları aldatan, kandıran, namusuna göz diken insanlar er veya geç bu dünyada ve öte dünyada işledikleri günahlardan dolayı ceza çekecekler.
Hindistanlı Adam ile Güzel Karısı Masalı burada bitmiş.
Kaynak: Kırk Vezir Hikayeleri