Hazreti Hızırı Görmek İsteyen Padişah Hikayesi
Hazreti Hızırı Görmek İsteyen Padişah Hikayesi
Çok eski zamanlarda büyük ve güçlü bir padişah varmış. Bu padişah, Hızır Aleyhiselamı görmek istiyormuş. Padişah sürekli:
-“Kim bana Hızır Aleyhiselamı gösterirse ona ne isterse veririm,” diye tüm ülkeye ilan etmiş.
Bir gün hilekar bir dervişin yiyeceği kalmamış. Hilekar derviş çaresiz kalınca:
-“Ben bu padişahın yanına varayım. Ondan üç yıl izin alayım. Beni üç yıl sarayında misafir etsin. Üç yıl geçip tamamlanınca ona Hızır’ı göstereceğimi söyleyeyim. Üç yıl boyunca eğlence içerisinde yiyip içip yaşayayım. Sarayın imkanlarından faydalanayım ve neşe içerisinde üç yılı tamamlayayım. Üç yıla kadar ya ben ölürüm ya padişah ölür yahut padişah suçumu affeder,” diye düşünmüş.
Hilekar dervişin sözlerini dinleyen padişah:
“Eğer yalan söyleyip bana Hızır’ı göstermezsen seni öldürürüm” demiş.
Bunun üzerine Derviş, padişahın söylediklerini kabul ederek:
-“Öyle olsun” demiş.
Padişah, hizmetçilerine:
-“Dervişe bir oda hazırlayın. Gönlü ne dilerse hazırlayıp verin” demiş.
Hizmetçiler, derviş ne isterse yapıyormuş. Böylece Derviş üç yıl boyunca yan gelip yatmış. Fakat dervişin düşündükleri gerçekleşmemiş. Başına gelecek belayı fark eden derviş kaçıp bir türbeye saklanmış. O anda ansızın güzel yüzlü, aksakallı bir adam gelip selam vermiş. Derviş de selamını almış. O adam dervişe:
-“Niçin böyle üzgün bir halde burada oturuyorsun, sana ne oldu, bu halin nedir? Bana söyle, sana yardım edip derdine çare bulayım” demiş.
Derviş başından geçenleri tek tek anlatmış.
Bunun üzerine adam, dervişe:
-“Kalk seninle padişahın yanına gidelim. Padişahtan seni affetmesini isteyelim” demiş.
Sonra adamla derviş padişahın yanına varmış.
Dervişi gören padişah:
-“Hani bana Hızır’ı gösterecektin. Bana verdiğin sözü yerine getirmedin” demiş.
O sırada dervişle gelen adam padişaha:
-“Böyle çaresiz, zavallı kişilere iyi ve cömert davranmak padişahlığın şanındandır. Ayrıca suçluların suçunu affetmek padişahların görevidir” demiş.
Padişah, bu adamın söylediklerini dinlemeyerek vezirlerine:
-“Bu dervişi nasıl öldürmek gerekir” diye sormuş. Bunun üzerine bir vezir:
-“Bu dervişi parça parça etmek gerekir” demiş. Dervişle gelen adam, birinci vezirin söylediklerini duyunca
-“ Sadakta küllü şey’in yerci’u ila aşlıhi” demiş. Ardından ikinci vezir:
-“Bu dervişi canlı bir şekilde kazana koyup kaynatmak ve köpeklere yedirmek gerekir,” demiş.
Dervişle gelen adam, ikinci vezirin söylediklerini duyunca:
-“ Sadakta küllü şey’in yerci’u ila aşlıhi” demiş. Ardından üçüncü vezir:
-“Ey padişah! Hızır aleyhiselamın aşkı için bu dervişi affet ve serbest bırak” demiş. Dervişle gelen adam, üçüncü vezirin söylediklerini duyunca:
-“ Sadakta küllü şey’in yerci’u ila aşlıhi” demiş. Bu durum karşısında padişah dervişle gelen adama:
-“Bu üç vezirin her biri farklı şeyler söyledi ve sen üçüne de; “ Sadakta küllü şey’in yerci’u ila aşlıhi” dedin. Bu ne hikmettir. Bu gerçeği bana anlat” demiş. Bunun üzerine adam:
-“Birinci vezir, bir kasabın oğludur. Zavallı dervişe acımayıp onun parça parça edilip öldürülmesini istedi. İkinci vezir, aşçının oğludur. O dervişin kazanda kaynatılıp köpeklere yedirilmesini istedi. Üçüncü vezir, soylu bir kişinin oğludur. Bu vezir soyuna çekmiş ve bu zavallı dervişe acıyıp affedilmesini istedi” deyip birden ortadan kaybolmuş.
Sonra gökyüzünden:
-“Hızır Aleyhiselam dedin ve geldim. Ama kıymetimi bilemedin ve ben bu zavallı dervişe yardım ettim” diye bir ses gelmiş.
Kaynak: Kırk Vezir Hikayeleri, Hazreti Hızırı Görmek İsteyen Padişah Hikayesi.