Anne ile Kurt Masalı
Anne ile Kurt Masalı
Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde, develer tellal iken pireler berber iken, bebiş annesinin beşiğini tıngır mıngır sallar iken, buralardan çok uzakta bir çiftlikte bebeğini uyutmaya çalışan bir anne ile sürekli ağlayan bebeği varmış. Annesi sürekli ağlayan ve uyumamak için huzursuzluk çıkaran bebeğine kızmaya başlamış.
“Eğer ağlamaya devam edersen seni pencereden dışarıya atarım. Dışarda gezen kurtlar ise seni hemencecik yer,” diye bebeğini korkutmaya çalışmış.
O an pencerenin dibinden bir kurt geçmekteymiş. Kadının söylediklerini duymuş. Sonra kendi kendine, “bugün benim şanslı günüm olmalı, çocuğun ağlamasına bakılırsa yiyeceğimin pencereden gelmesi için hiç de çok beklemeyeceğim” diye düşünmüş.
Kurt beklemiş beklemiş ama kadın çocuğu bir türlü pencereden atmamış. Bir vakit sonra bebek uyumuş böylece bebeğin ağlaması da kesilmiş. Fakat hala ümidini kesmeyen kurt, soğukta bütün gece pencere önünde beklemiş. Bebeğin körpecik etini düşündükçe pencerenin dibinden ayrılmak istememiş.
Sabah olmuş, bebek uyanmış, uyanmasıyla da tekrar ağlamaya başlamış. Ağlama seslerini tekrardan duyan kurt, yeniden ümitlenmiş. Annesi kucağındaki bebeğiyle pencereye doğru yaklaşmış. Onları gören kurt da hemen pencereye doğru koşmuş. Ağzı sulanan kurt kuyruğunu sallamaya başlamış. Bebeğin annesi kurdu pencere önünde görünce, pencereyi çabucak kapatıp, köpek kulübesine doğru koşmuş. Köpeklerin kapısını açmış. Köpekler hızlıca kurdun olduğu tarafa havlayarak koşmaya başlamış. Bütün gün bir şey yemeyip, soğukta bekleyen kurt, köpek havlamalarını duyunca kötü bir şeylerin olduğunu anlayıp var gücüyle koşmaya başlamış.
Ormana varıp izini kaybettiren kurt, “Ah eşek kafam! Neden her söylenene inanırsın ki?” diye kendi kendine dövünmüş.
Anne ile Kurt masalı burada bitmiş.
Kaynak: Ezop masalları